Misophonia kelime anlamı olarak sese karşı aşırı duyarlı olma ve nefret etme olarak tanımlanmaktadır.Birbirini tekrar eden, rahatsızlık verici sesleri kapsar. Bu ses kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve bu duyarlılık değişiklik gösterebilir. Yani bir süre çatalın tabağa değme sesine duyarlıyken sonraları ağız şapırtısından nefret edebilir. Bu hastalık aynı anda birden fazla sesten de rahatsızlık duymayla da olabilir. Ancak bu hastalıkta rahatsızlık duyulan belli başlı sesler vardır. Çevresindeki her sesten rahatsız olan hastalara ise Hiperakuzi tanısı konulmuştur.
Hiperakuzi aksine Misophonia belirli sesler için spesifiktir. Bu bazı semptomlara neden olan fizyolojik anormalliğin anatomik konumu hakkında çok az bilgi olsa da büyük olasılıkla merkezi sinir sisteminden kaynaklandığı sanılır. Anatomik konumunun hiperakuzinin bulunduğundan daha merkezi olabileceği öne sürülmektedir.
Hiperakuzi hastaları duydukları her sesi sonuna kadar açılmış televizyon sesi gibi duymaktadırlar. Hiperakuzi hastaların kulak hassasiyetiyle ilgili sıkıntısı(Kulakların dinamik aralığı’nın /dynamic range azalması) varken Misophonia hastaları sadece belirli seslerde psikolojik olarak etkilenirler.
Belirtileri
Tırnak kesme, diş fırçalama, yemek yeme, nefes alma, koklama, konuşma, hapşırma, esneme, yürüme, sakız çiğneme, gülme, horlama, ıslık, televizyon sesi veya öksürük gibi sıradan sesler Misophonia sahibi insanların en çok rahatsız olduğu, hatta öfkelendiği seslerdir. Bazıları ayak ve vücut hareketleri gibi göz ucuyla gözlemlenebilir görsel uyarılardan da etkilenir. Yoğun kaygı ve kaçınma davranışı gelişebilir, sosyalliğin azalmasına yol açabilir. Bazıları da gördüğü görsel veya işitsel davranışları taklit etme zorunluluğu hissedebilir.
Yaygınlığı ve Eş Tanısı
Bu hastalığın yaygınlığı henüz bilinmemektedir fakat kişilik belirleme grupları önceki kabul görenden daha fazla olduğunu öne sürer. Genel nüfusun %4-5’inde görülen kulak çınlaması olan hastalar arasında, 2010 yılında %10 ölçülürken bazı anketler %60 gibi bir yaygınlık öne sürer.
2013’te yayınlanan bir Hollandalı çalışmasında misophonia olan 42 hasta deneğin, Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu (% 52.4) dışında çoğu psikiyatrik bozukluklar için düşük bir yaygınlık oluşturduğunu buldu.
Tedavisi
Genelde psikolojik problemlerde tedavi noktasına gelmek demek kişinin hayatını olumsuz etkileyecek seviyeye gelmesi demektir. Kişi rahatsızlığından dolayı yaşam kalitesi düşecek seviyeye geliyorsa psikolojik tedavi gerekmektedir. Psikolojik tedavide ise odaklanacak nokta duyarlı olduğu sese karşı verdiği duygusal (öfke,nefret) ve davranışsal (saldırganlık) tepkileri kontrol altına almaya yönelik duygu kontrolü terapileri, bilişsel davranınşçı terapi gibi yöntemler kullanılmaktadır.